Malatyalı Ali Aladağ'ın 47 yıllık Gazetecilik serüveni

Malatya’da yarım asır gazetecilik yapan ve mesleğe yeni başlayanlar için rol model olan duayen Araştırmacı Gazeteci Yazar Ali Aladağ basın sektöründe 47'inci yılını kutluyor.

"47 Yıldır mesleğini aşkla yapıyor"

1975 yılında basın mensubu olarak göreve başladığını belirten Araştırmacı Gazeteci ve Yazar Aladağ: "göreve başladığım tarihte son havadis, ak ajansta görev yapıyordum. Türkiye’de İhlas haber ajansı (İHA) güçlü bir ajans olarak yoluna devam ediyor. Başarılar diliyorum. Türkiye gazetesi kurulduğu dönemde Ankara Ulusta ilk yayın hayatına başladı, güçlü kadrosuyla yayın hayatını sürdürüyor, başarılar diliyorum, gazetecilik devamlılık ve halka karşı sorumluluk isteyen bir noktada. Basın mensubu olarak görev yapmak sorumluluk isteyen bir meslektir. Türkiye'de basın mensubu anlamında yetişenlerin sayısı çok az diyebilirim, vatan ve millet sevgisi olan gençlerimiz yetişmesi gerekiyor basın güçlü olursa kentin sesi gör çıkar" dedi.

"Medya güçlü olursa Kent güçlü olur"

Medya ne kadar güçlü olursa ülkenin de o kadar güçlü olacağını ifade eden gazeteci Aladağ: "1975 yılından başladım. 2022 yılına girmek üzereyiz. 47 yıldır basın mensubu olarak Malatya’da görev yapıyorum, gazetecilerin en önem vermesi gereken şey arşivdir. Genç gazeteci kardeşlerime sesleniyorum lütfen arşiv yapın ve saklayın 47 yıldır habere gidiyorum ve herkesle fotoğrafım var çünkü onları arşiv yapıyorum şeklinde konuştu.

Rahmetli Özal 1985 yılında cep telefonları artık cebinizde olacak demişti diyen Gazeteci Aladağ: "9'uncu Cumhurbaşkanımız ve Hemşehrimiz Rahmetli Turgut Özal 1986 -85 yılında söylemişti gün gelecek telefonlar artık cebimize girecek demişti. Eskiden büyük telefonu gördüm ve kablolu idi nasıl cebimize girecek diye düşünürdük. Şimdi herkesin elinde bir cep telefonu var. Rahmetli Cumhurbaşkanımız Turgut Özal 85 yılında bunu söylemişti, nereleri görmüş, Allah Rahmet eylesin mekanı cennet olsun. Gazetecilik mesleğinde bir siyasi partinin liderini takip ediyordum karpuzun içerisinde horuz çıkacak partisinin logosunu bekliyordu. Genel Başkan esnemişti, bende fotoğrafını çektim, yanındakilere seslendi, alın gazetecin elinden fotoğraf makinesi, dedi patronunu arayın işten kovsun demişti. Şimdi Allah'a çok  şükürler olsun mesleğimi yapıyorum" ifadelerini kullandı.