Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Altun: Sözde Ermeni soykırımı iddiası sadece siyasi hesaplardan beslenen bir iftiradır

Altun, "Bugün asırlar boyunca barış içinde beraber yaşamış Türk ve Ermeni halklarının ortak geçmişini çarpıtarak, tarihten husumet çıkarmaya tevessül eden bir anlatıyla karşı karşıyayız. Ve bu anlatıya karşı çıkıyoruz." dedi.

GÜNDEM 20.04.2021, 13:57
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Altun: Sözde Ermeni soykırımı iddiası sadece siyasi hesaplardan beslenen bir iftiradır

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı'nca, 1915 olaylarının tarihsel arka planı, hukuki boyutu ve günümüze yansımalarını ele almak amacıyla "1915 Olayları Uluslararası Konferansı" düzenlendi.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, çevrim içi gerçekleştirilen konferansın açılışında yaptığı konuşmada, bu programda ortaya konacak fikirlerin, gerçeklerin ortaya çıkmasına katkı sağlayacağını, tarihin, mütevazı ancak bir o kadar da cesur insanların hakikate olan inançları sayesinde doğru okunabildiğini ifade etti.

Geçen yüzyılı, "tarihin önemli kırılma anlarına sahne olan müstesna bir dönem" olarak tanımlayan Altun, dünya savaşları, yıkılan imparatorluklar, değişen sınırlar ve gelişen demokrasinin 20. yüzyılın kilometre taşları olduğunu belirtti.

Dünyanın, tıpkı kabuk değiştirir gibi siyasal açıdan devasa bir dönüşüm yaşadığını kaydeden Altun, yüzyıllara sari alışkanlıklar, sınırlar ve yönetim biçimleri değişirken, büyük sancıların da yaşandığını hatırlattı.

Altun, hemen her coğrafyada yaşanan acıların, günümüze sadece tarih kitaplarıyla değil, anne-babalardan çocuklarına masallar ve anılarla da taşındığına işaret ederek, kimi olaylar mitleşip gerçekle bağını koparırken kimi hadiselerin hak ettiği gerçeklikten payını alamadığını söyledi.

20. yüzyılın bu anlamda çok önemli bir olaya tanıklık ettiğini ve Birinci Dünya Savaşı sonunda, üç büyük imparatorluğun dağıldığını belirten Fahrettin Altun, Osmanlı İmparatorluğu, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu ve Çarlık Rusya'sının, etkileri bugüne kadar gelen zorlu dönüşümlere uğradığını anlattı.

Kayıtlara göre, 65 milyon askerin seferber edildiği bu ilk küresel savaşta, 38 milyon sivil ve askerin hayatını kaybettiğini aktaran Altun, "Dönemin düşük nüfus rakamlarını da hesaba kattığımızda, böylesine yüksek bir kayıp, savaşa katılan tüm ülkelerde kuşkusuz ağır travmalar yarattı." dedi.

"Ortak geçmiş çarpıtılıyor"

Fahrettin Altun, birçok cephede kahramanlıklar sergileyen Türk milletinin, milyonlarca insanın hayatına mal olan bu savaştan çok ciddi şekilde etkilendiğini belirterek, şunları kaydetti:

"Osmanlı milleti bir bütün olarak, İmparatorluğun son döneminde olağanüstü zorluklarla mücadele etti. Çanakkale'de, Kafkasya'da, Hicaz'da, Filistin'de ve Irak'ta büyük mücadeleler verdik. Osmanlı İmparatorluğu da dahil olmak üzere savaşın bütün cephelerini tarif edilemez bir kargaşaya sürükleyen Birinci Dünya Savaşı esnasında, ne yazık ki Anadolu insanını büyük acılara gark eden hadiseler yaşandı. Aynı dönemde Sarıkamış'ta binlerce askerimiz donarak şehit oldu, Kafkasya cephesinde Osmanlı topraklarına saldıran Rus ordularıyla çarpışan kuvvetlerimizi, düşmanla iş birliği yapan Ermeni çeteleri arkadan vurdu. Osmanlı milletine mensup farklı kesimler, vatan davası için güç birliği yaparken, kimi yerlerde dönemin düşmanlarıyla iş birliği yapan bazı unsurlar ortaya çıktı.

Doğu Anadolu'da yaşanan çatışmalar sonucu, Türk ve Ermeni on binlerce insan hayatını kaybetti. Bu olaylar üzerine, ordunun hareketlerini zorlaştırıcı davranışlarda bulunan, halka saldıran ve düşman ordusu ile iş birliği yapan çetelere yataklık eden Doğu vilayetlerindeki Ermeni kökenli kimi Osmanlı vatandaşları, Osmanlı İmparatorluğu sınırları içerisindeki Suriye topraklarına gönderilmek üzere 1915 tehcirine tabi tutuldu."

Savaş koşullarında, sivillerin korunması ve vatan savunması amacıyla belirli bölgelerde yaşayan Ermenilerin tehcir edildiğini anımsatan Altun, "Bu emniyet tedbiri uygulanırken, bütün şiddetiyle süren savaş şartları altında ne yazık ki, istenmeyen olaylar da meydana geldi, Türklerden de Ermenilerden de can kayıpları oldu, acılar yaşandı. Bu yaşananlar günümüze kadar gelen tartışmaların, hatta iftiraların da temelini oluşturdu." dedi.

"Emperyal amaçlara çalışılıyor"

"Türkiye Cumhuriyeti olarak, Osmanlı İmparatorluğu tarafından 1915 yılında kabul edilen Tehcir Yasası'nın uygulanması aşamasında yaşanan acıları tüm kalbimizle, derinden hissediyoruz." ifadelerini kullanan Altun, Ermeni vatandaşların geçen yüzyılda yaşadığı acılara ortak olmayı, vicdani ve ahlaki duruşun bir gereği olarak gördüklerini vurguladı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ifade ettiği gibi "hep birlikte Türkiye olmanın" acıda ve sevinçte birlik olmaktan geçtiğine inandıklarının altını çizen Altun, "Bugün asırlar boyunca barış içinde, beraber yaşamış Türk ve Ermeni halklarının ortak geçmişini çarpıtarak, tarihten husumet çıkarmaya tevessül eden bir anlatıyla karşı karşıyayız. Ve bu anlatıya karşı çıkıyoruz. Biz bu toprakların her köşesinde yaşanan acıları birbirinden ayırmıyoruz. Geçmişi, dini, etnik kökeni, mezhebi ne olursa olsun, insanların bu topraklarda yüzyıllarca kardeşçe yaşadığını çok iyi biliyoruz." diye konuştu.

İletişim Başkanı Altun, 1915'te ne olduğuna dair tartışmaların 100 yıldan fazla bir zaman sonra hala devam etmesinin nedeninin, "1915 olaylarının tümüyle siyasal ve ideolojik bir konu olarak ele alınmasına yönelik ısrar ve inat" olduğunu dile getirdi. Birilerinin hadiseyi siyasal ve ideolojik zemine taşıyarak, onu emperyal amaçlar için kullanışlı hale getirmeye çalıştığına işaret eden Altun, şöyle devam etti:

"Sürekli değişen aktüel siyasal yaklaşımların, 100 yıllık tarihi meselelere sağlıklı bakamayacağı çok açıktır. Siyasallaştığında, bu gibi tarihi konuların günlük kısır tartışmalara alet edilmesi kaçınılmazdır. Dolayısıyla farklı parlamentoların tartışmalı tarihsel meselelerde verdikleri kararlar, onları demokrat yapmaz, ancak dayatmacı ve zorba yapar. Tarihte yaşanılan acılar da bugünün siyasetçileri için birer çıkar unsuru haline gelir. Bu da mağdurlara ve yaşadıkları acılara karşı yapılabilecek en büyük saygısızlıktır."

Türkiye Cumhuriyeti'nin her alanda temel gayesinin, hakikat ve adalete hizmet olduğunun altını çizen Altun, "Bu temel perspektif, yalnızca bugün yaşanan haksızlıklara karşı çıkmayı değil, tarihte yaşanmış olaylara da adil bir şekilde yaklaşmayı gerektirir. İşte bu yüzden bizim hakikat mücadelemiz pür hakikat içindir. Hakikate ulaşma isteğimiz siyasal bir kazanım için değil, hakikatin kendisi içindir." ifadelerini kullandı.

"Bu bir hakikat çağrısıdır"

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 1915 olaylarıyla ilgili, "arşivlerin ortaya konması ve bilimsel yaklaşım çağrısının" da buna yönelik olduğuna işaret eden Altun, "Bu bir hakikat çağrısıdır. Dolayısıyla hakikat çağrısında bulunmamız, bu konudaki samimiyetimizin de bir göstergesidir." dedi.

Fahrettin Altun, mağdurlara saygı göstermenin en güzel yolunun, tarihe adil hafıza perspektifinden bakmak olduğunu belirterek, bunun yolunun da geçen yüzyılda bu topraklarda tam olarak ne yaşandığını şeffaf, dürüst ve bilimsel bir biçimde ortaya koymak olduğunu söyledi.

Bu hedefe yönelik en kapsamlı ve samimi adımların Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın liderliğinde atıldığını ifade eden Altun, 2005 yılından bu yana hayatını kaybeden Ermeniler için taziyelerin en üst düzeyde açıklandığına dikkati çekti.

Altun, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın geçen yıl Türkiye Ermenileri Patriği Maşalyan'a gönderdiği mektubunda ifade ettiği, "Anadolu'nun bağrından doğmuş birlikteliğimizi görmezden gelerek tarihten husumet çıkarmaya çalışan çevreler hepimizin malumudur. Biz birlik, refah ve huzur dolu bir gelecek isterken ve bunun için çalışırken, niyeti başka olan çevrelere fırsat verilmemesi en önemli dileğimizdir." sözlerini hatırlattı.

Sözde Ermeni soykırımı iddiasının, bugün "post-truth" (gerçek sonrası) olarak bilinen olgunun öncülü olduğunu dile getiren Altun, "Bu, gerçeklerle hiçbir bağı olmayan, sadece siyasi hesaplardan beslenen bir iftiradır. Duygulara hitap eden, irrasyonel ve gayrimeşru bir ithamdır." dedi.

"Hakikatin peşinde koşmaktan yorulmayacağız"

Kullanışlı bir yalan üzerinden Türkiye'ye saldıranların derdinin, Osmanlı Ermenileri veya tarihi mağduriyetler olmadığını çok iyi bildiklerini belirten Altun, şöyle devam etti:

"Bunu da en iyi bu toprakların yiğit evladı Hrant Dink şöyle izah etmişti, 'Kim bizim dostumuz, kim tedavi edecek geçmişte yaşananları? Fransız senatosunun kararı mı? Amerikan senatosunun kararı mı? Bunlar mı bizim dostumuz?' Hrant'ın bu sözleri, yaşanan acıların emperyalist dürtüler için nasıl kullanışlı bir araç haline getirildiğini özetlemektedir. Kendisi bunun farkındaydı. Biz de bunun farkındayız. Hangi parlamentonun ne karar verdiğinin, hangi yabancı devlet başkanının ne cümle kurduğunun nazarımızda hiçbir itibarı yoktur. Bizim için asıl olan şey, geçmişten bugüne bu toprakların evlatlarının kalbinde adil bir şekilde yer alabilmektir. Bu yüzden de hakikatin peşinde koşmaktan bir an olsun yorulmayacağız."

Altun, bu konferansın, tarihin yağmalanmasının önüne geçmek, 1915'in meydana geldiği tarihsel arka planı unutturmamak ve sözde "Ermeni soykırımı" iftirası üzerinden Türkiye'ye diz çöktürme girişimlerine engel olmak adına önemli bir işlev göreceğine inandıklarını dile getirdi.

1915 olaylarının bilimsel bir şekilde incelenerek tarihin doğru anlaşılması, ulusal ve uluslararası kamuoyuna doğru şekilde yansıtılmasını arzu ettiklerini belirten Altun, bu bağlamda İletişim Başkanlığı ve bütün kurumlar olarak ellerinden geleni yapacaklarını söyledi.

"Barış ve istikrara katkı sunsun"

Bu süreçte bugüne kadar önemli çalışmalar yapan Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığına, Türk Tarih Kurumuna, üniversitelere ve diğer tüm kurumlara teşekkür eden Altun, "Hakikat ve vicdanın yaralarımızı sarmasını, Kafkasya başta olmak üzere, tüm dünyada, barış ve istikrara katkı sunmasını temenni ediyorum." ifadelerini kullandı.

Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Birol Çetin'in de katıldığı konferansın Prof. Dr. Yusuf Sarınay'ın başkanlık edeceği birinci oturumunda, Prof. Dr. Seyit Sertçelik, Prof. Dr. Mesut Uyar, Prof. Dr. Oleg Kuznetsov ve Dr. Maxime Gauin konuşacak.

Prof. Dr. Sevgi Gül Akyılmaz'ın başkanlık edeceği konferansın ikinci bölümünde Avukat David Saltzman, Hazel Çağan Elbir, Dr. Deniz Akçay, Emekli Büyükelçi Alev Kılıç'ın başkanlık edeceği üçüncü oturumda ise Prof. Dr. Ömer Turan, Prof. Yıldız Deveci Bozkuş, Ergün Kırlıkovalı, Dr. Christian Johannes Henrich ve Patrick Walsh söz alacak.

Yorumlar (0)
Yorum yapabilmek için lütfen üye girişi yapınız!
5
kısa süreli hafif yoğunluklu yağmur
Günün Anketi Tümü
2025/2026 Şampiyonu Kim Olur Sizce ?
Namaz Vakti 19 Aralık 2025
İmsak 06:49
Güneş 08:21
Öğle 13:10
İkindi 15:29
Akşam 17:49
Yatsı 19:16
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 16 39
2. Fenerbahçe 16 36
3. Trabzonspor 16 35
4. Göztepe 16 29
5. Beşiktaş 16 26
6. Samsunspor 16 25
7. Gaziantep FK 16 23
8. Kocaelispor 17 23
9. Başakşehir FK 16 20
10. Alanyaspor 16 18
11. Çaykur Rizespor 16 18
12. Konyaspor 16 16
13. Gençlerbirliği 16 15
14. Kasımpaşa 16 15
15. Antalyaspor 17 15
16. Kayserispor 16 14
17. Eyüpspor 16 13
18. Fatih Karagümrük 16 9
Takımlar O P
1. Amed SK 17 35
2. Esenler Erokspor 18 33
3. Pendikspor 17 33
4. Bodrum FK 17 31
5. Çorum FK 17 29
6. Iğdır FK 17 29
7. Erzurumspor FK 17 27
8. Boluspor 17 26
9. Bandırmaspor 17 26
10. Serik Belediyespor 17 25
11. Keçiörengücü 17 22
12. Sakaryaspor 17 22
13. Sivasspor 17 21
14. Van Spor FK 17 21
15. İstanbulspor 17 21
16. Manisa FK 17 19
17. Sarıyer 18 18
18. Ümraniyespor 17 18
19. Hatayspor 17 5
20. Adana Demirspor 17 2
Takımlar O P
1. Arsenal 16 36
2. Manchester City 16 34
3. Aston Villa 16 33
4. Chelsea 16 28
5. Crystal Palace 16 26
6. Manchester United 16 26
7. Liverpool 16 26
8. Sunderland 16 26
9. Everton 16 24
10. Brighton & Hove Albion 16 23
11. Tottenham 16 22
12. Newcastle United 16 22
13. Bournemouth 16 21
14. Fulham 16 20
15. Brentford 16 20
16. Nottingham Forest 16 18
17. Leeds United 16 16
18. West Ham United 16 13
19. Burnley 16 10
20. Wolverhampton 16 2
Takımlar O P
1. Barcelona 17 43
2. Real Madrid 17 39
3. Villarreal 15 35
4. Atletico Madrid 17 34
5. Espanyol 16 30
6. Real Betis 16 25
7. Athletic Bilbao 17 23
8. Celta Vigo 16 22
9. Sevilla 16 20
10. Getafe 16 20
11. Elche 16 19
12. Deportivo Alaves 16 18
13. Rayo Vallecano 16 18
14. Mallorca 16 17
15. Real Sociedad 16 16
16. Osasuna 16 15
17. Valencia 16 15
18. Girona 16 15
19. Real Oviedo 16 10
20. Levante 15 9