İşte, ben hep böyle bildiği gibi: Kaderi öpüp başıma koymuşum, gülüşüm, oturuşum, konuşuşum…Belli efendim, besbelli yaşamaktan soğumuşum.
Herkes kendi derdinde anca, herkesin yüreği lime lime…
“Kadınları mutlu etmenin 20 yolu” diye bir sürü gereksiz haber çıkıyor. Tek maddede açıklıyorum.: Dürüst olun yeter
Mutsuzluktan söz etmek istiyorum. Dikey ve yatay mutsuzluktan. Mükemmel mutsuzluğundan insansoyunun sevgim acıyor.
Bu hüznü siz de bilirsiniz… Anlat deseniz anlatamam. Enine boyuna yaşarım ancak…
Başka havalar getir bana. İçinde biraz bahar olsun biraz da sen…
Tahammül gerek, özlem iyice arsızlaştı.
Bu dünyada en iyi ben yenilirim. Dosta, düşmana, aşka
Göz göze bakışınca, biliyoruz neyi bölüştüğümüzü, konuşmasak da…
Herkesin bir gideni vardır. İçinden bir türlü uğurlayamadığı.
Bir biz ikimiz varız güzel öbürleri hep çirkin.
Düşünüyorum da biz büyüyerek çocukluk etmişiz.
Biri kurbağa öper, biri yüzyıllarca uyur, biri 7 cüceyle yaşar, biri kuleye kapatılır. Bir masal prensesi olsan bile kadınlık zor.
Yaz yağmurları misali yıllarca, yağmış durmuşum kendi içime…
“Her şeyden biraz kalır” diyor birileri, çoğunlukla haklılıktır. Kavanozda biraz kahve, kutuda biraz ekmek, insanda biraz acı…
(HABER MERKEZİ)