Türkiye Ekspres Haber | Son Dakika | Güncel Haberin Adresi

Neyi, nasıl biriktirdiğinize dikkat edin; "Dispozofobi" hastalığı olabilir

SAĞLIK

İşe yaramadığı halde bazı eşyaları çöpe atmakta zorlanıp biriktiriyorsanız dikkat! "Dispozofobi"; yani "istifçilik" hastalığı kapınızı çalıyor olabilir.

Tarihi geçmiş gazeteler, dergiler, boş şişeler, her çeşit plastik eşya, poşetler, ambalajlar, eski giysiler, kırık dökük veya bozuk eşyalar ve akla hayale gelmeyecek çeşitlilikte işe yaramayan bir dünya şey.

Normalde çöpe atılması gereken bu gibi nesneleri atmakta zorlanıyor hatta evinizi bunlarla dolduruyor ve kendinize mani olamıyorsanız dikkat edin "dispozofobi" kapınızı çalıyor olabilir. 

Gereksiz her şeyi biriktirmek, çöpe atamamak; psikolojide "dispozofobi" yani obsesif kompulsif bozukluğunun bir alt tipi olarak tanımlanıyor.

Halk arasında "istifçilik" olarak da bilinen bu rahatsızlık, kişinin sosyal yaşantısına büyük ölçüde kısıtlıyor.

İstifçilik hem kişiye hem de yakın çevresinde maddi ve manevi zarar veriyor. 
 

Fotoğraf: Twitter

Dünyada görülme oranı: yüzde 6!

Uzmanlara göre, kişinin 'istifçi' olarak tanımlanması için çöp olarak tabir edeceğimiz tüm gereksiz eşyaların yaşam alanını kısıtlayacak boyutta biriktirip onlardan vazgeçememesi gerekiyor.

Çeşitli kaynaklar istifçilik hastalığının Türkiye'de yüzde 3, dünyada ise yüzde 6 oranında görüldüğü belirtiyor.

İstifçilik sorununun kaynağında yoksul bir ortamda yetişmek, duygusal açlık gibi türlü sebeplerin olabileceği gibi bazen de depresyon, kaygı bozukluğu ya da dikkat eksikliği gibi sorunların da istifçilik rahatsızlığını tetikleyebildiği ileri sürülüyor.

Sebebi her ne olursa olsun "dispozofobi" de diğer tüm psikolojik hastalıklar gibi uzman desteğiyle tedavi edilebilen bir  problem olarak nitelendiriliyor.
 

Fotoğraf: AA

Tarihin ünlü istifçileri

Karmaşık bir zihinsel bozukluk olarak görülen "isfitçilik" problemi, tarihte iz bırakan ünlü isimlerde de görülmüş.

İçlerinden kuşkusuz en ilgi çekeni, Hollywood'un da filmini çektiği anne kız; Edith Bouvier Beale ve Edith Ewing Bouvier!

Hollywood filmini çekti!

Amerikalı sosyetik model ve kabare sanatçısı Edith Bouvier Beale ve kızı Edith Ewing Bouvier, çarpıcı soyağacına sahip kişilerin de istifçilik davranışlarına kurban gidebileceğini kanıtı olmuş. 

Eski first lady Jackie Kennedy Onasis'in de kuzeni olan Edith Bouvier Beale varlıklı bir aileden geliyor.

Bir kez evlenip boşanan Edith Bouvier Beale'nin kızı Edith Ewing Bouvier da annesinin izinden gitmiş ve iyi bir dansçı ve model olarak ünlenmiş. 
 

Edith Bouvier Beale ve Edith Ewing Bouvier "Grey Gardens"ın çekimleri sırasında / Fotoğraf: Criterion Collection

Çöp eve dönen malikâne!

Her şey güzel giderken ve Edith Ewing Bouvier kariyerinin zirvesindeyken, annesinin yaşadığı bir sağlık sorunu hayatlarını altüst etmiş.

Parlak kariyerini bırakıp annesinin yanına taşınan Edith Ewing Bouvier, bir zaman sonra birbirlerinden başka kimseleri yokmuşçasına kendilerini dış dünyadan soyutlamışlar. 

Akıl sağlıklarını yavaş yavaş yitiren anne ve kızın ihtişamlı hayatlarından geriye eski kırık dökük bir malikâne kalmış.

O da bir süre sonra etrafa yayılan kötü kokular yüzünden Ekim 1971'de polis tarafından basılmış. Polis kayıtlara eski malikânenin "çöp" dolu olduğu geçmiş.

Durumun vahameti yapılan temizlik işleminde "binden fazla" çöp torbasının kullanıldığının belirtilmesinden de belli zaten. 

Bu ilginç anne kızın hikayesi Hollywood'un da gözünden kaçmamış. İlk olarak 1975 yılında "Grey Gardens" ismiyle belgeseli yapılmış.

Daha sonra ise 2009'da aynı isimle ünlü Hollywood yıldızı Drew Barrymore ile Jessica Lange tarafından biyografik drama filmi olarak, Edith Bouvier Beale ve Edith Ewing Bouvier'ın hayatı filme çekilmiş. 
 

Fotoğraf: Criterion Collection

Otel odası dolunca koridorda uyudu!

Amerikalı kavramsal sanatçı Bettina Grossman, New York'un ünlü "Chelsea Oteli"ndeki 503 numaralı odada çok uzun yıllar yaşadı.

İddialara göre 30 yılını bir tür misafir sanatçı olarak geçiren Grossman, küçücük yaşam alanını sayısız sanat eseriyle doldurdu.

Sürekli büyüyen malzeme ve tuval yığınları münzevi sanatçıyı en sonunda otelin koridorunda uyumaya zorlamış.

Sanatçıların eksantrik hallerini hesaba katarak, Bettina Grossman'ın tuhaf durumunu açıklayabiliriz!
 

Sam Bassett'in Bettina Grossman için çektiği fakat biremediği belgeselden bir kare. Bassett'in 2007 belgeseli Bettina'nın istifçilikten kişisel iyileşmeye giden uzun yolunu anlatıyor / Fotoğraf: Hollywood Reporter

Evinde morg masasını bile vardı!

Dikkate değer istifleme vakası Birleşik Krallık'ta da görüldü. Hayatının büyük kısmını savaşlarda geçen Edmund Trebus evlenip Londra'ya taşındıktan sonra ciddi bir istifçi oldu!

Üstelik istifçiliği evli ve beş çocuk babası olduğunda da sürdü.

Dört katlı Victorya dönemi evinin üst katındaki odalarını, hurdacılardan aldığı çöplerle doldurmuş.

Komşularının çöplerini karıştırarak kurtarmaya değer olduğuna inandığı şeyleri toplayan Trebus'un bir odasının elektrikli süpürgelerle, diğerinin kameralarla dolu olduğu anlatılıyor.

Komşularıyla arası enterasan biçimde iyi olsa da istifçiliği yüzünden evinin ve sokağının farelerce istilası üzerine belediyeye şikâyet edilmiş.

Yapılan temizlikte Trebus'un evinden 515 metre küp çöp çıkarıldı! 
 

Edmund Trebus'un çöplerle dolu evi / Fotoğraf: BBC

Elvis Presley'in tüm kayıtlarını da toplamış!

Trebus'un evine yığdığı çöpler arasında bahsetmeden geçemeyeceğimiz garip şeyler de var, mesela dondurucular, motosikletler gibi büyük eşyalar…

Bitmedi, Trebus'un evinden bir de morg masası çıkmış! İhtiyar adamın biriktirdiği çöp yığını içinde çıkan tek güzel şey hayranı olduğu Elvis Presley'in tüm kayıtları olduğunu da ekleyelim.

Her neyse Trebus'un çöp evinin temizliği sırasında BBC de kayıttaydı. Bu tuhaf ihtiyarın istifçilikte ne kadar ileri gittiğini merak edenler "A Life of Grime" isimli belgeselini internette bulup izleyebilir.

Her neyse Trebus hakkında unutmadan eklemek istediğim son şey, onun çöp biriktirme sevdası yüzünde karısının kendisini boşadığını.

Bir de iyice yaşlandığında istifçilikten vazgeçip bakım evine taşındığı ve 83 yaşında öldüğünü de ekleyeyim.

Ülkemizdeki çöp evler…

Türkiye'ye gelirsek, ülkemizde de zaman zaman "çöp ev" haberleri basında yer alıyor.

Türkiye'deki istifçilerin evlerinden kamyon kamyon çöp çıktığını görüyoruz.

Farklı tarihlerde yurdun dört bir köşesinden basına yansıyan "çöp ev" haberlerini biraz hatırlatmak gerekirse şöyle:

Adana'da yaşlı bir baba ve kızın evinden iki kamyon çöp çıkarıldı! Bir ihbarla eve giren Seyhan Belediyesi Temizlik İşleri Müdürlüğü ekipleri, çöp yığınıyla karşılaştı.Yaşlı babasıyla çöplerin içerisinde yaşayan kızı, çöpleri temizlemesine, 'Onlar benim eşyalarım, nereye götürüyorsunuz?' diye tepki gösterdi.

Mersin'in Akdeniz ilçesinde, komşuların kötü koku ihbarıyla harekete geçen ekip girdiği evin çöp ev olması üzerine dezenfekte ettiği evden 2 kamyon atık malzeme ve çöp çıkarıldı!
 

Mersin'de 10 yıldır atık biriktirilen 'çöp ev' temizlendi / Fotoğraf: AA

Yozgat'ta  yaşlı anne ve kızın oturduğu evden yükselen kötü kokular üzerine komşularının ihbarı üzerine yapılan çalışmada evden üç traktör çöp boşaltıldı! 

Ankara'da emekli bir ressamın evinden 4 kamyon çöp çıktı! 7 odalı evinde, 21 köpeğiyle yaşayan emekli ressamın daha önce de üç kez evinin temizlendiği ancak yaşlı kadının çöp biriktirmeye devam ettiği öğrenildi.
 

Fotoğraf: AA

Tokat'ta ise 20 yıl önce kocasını kaybeden kadının o zamandan beri çöplerini dışarı atmamış, evinde biriktirdiği tespit edildi.

Şu durumda artık konuyla ilgili uzmanlarımıza söz verme sırası geldi diyebiliriz, Uzman Psikiyatrist Sevda Bağ ve Klinik Psikolog Yeliz Polat Independent Türkçe'ye Dispozofob'yi anlattı.

"Değersiz eşyaları biriktirirler"

Uzman Psikiyatrist Sevda Bağ, dispozofobi (istifçilik) hastalığını, "Çöp Biriktime Hastalığı Dispozofobi ya da kompulsif biriktirme hastalığı, kullanılmayan eşyaların biriktirilmesi veya atılamaması" olarak tanımlıyor.  

Dispozofobi'de birbirinin aynı ve değersiz eşyaların biriktirildiğini belirten Psikiyatrist Bağ, sıkıntının tüm eşyaların biriktirilmesi veya atılamaması şeklinde ortaya çıktığına vurgu yaptı.
 

Uzman Psikiyatrist Sevda Bağ / Fotoğraf: Independent Türkçe

Psikiyatrist Bağ, şöyle devam etti: 

Dispozofobi'de eşyaların herhangi birinin kaybı, kişide anksiyete, öfke, toplum içinde garip davranışlar sergileme gibi davranışlara neden olabilmekte. Bu kişilerin yaşam alanlarında, neredeyse hiç yer kalmayacak kadar biriktirme yapılması yani çöp ev denen kliniği (hastalığı) oluşturabilmektedir. Karışıklık ve kalabalık, ev içinde hareket etmeyi kısıtlayacak dereceye gelmektedir.

"Yalnızlık hissi tetikliyor"

İstifleme hastalığının özellikle yalnızlık hissi ve yoğun üzüntüler sonrasında nüksettiğine dikkat çeken Psikiyatrist Bağ, "Asıl adı Kompulsif Biriktirme Hastalığı olan hastalık obsesif kompulsif bozukluk hastalığının bir alt dalı olmakla beraber kişinin değerli olsun veya olmasın, her eşyayı atamama ve vazgeçememe olarak ortaya çıkmakta, genellikle medyada haber olarak karşımıza çıkmakta. Psikiyatrik olarak takıntılılık hastalığı dediğimiz ağır düzeyde Obsesif kompulsif bozukluğun bir alt grubu olarak tanımlanmaktadır" diye konuştu.

Dispozofobi rahatsızlığının çoğunlukla kişinin kendisinin dışında yakınları tarafından fark edildiğine dikkat çeken Psikiyatrist Bağ, bireylerin özellikle sosyal yaşantısına önemli ölçüde etki eden istifçiliğin, hem kişinin kendine hem de yakın çevresine duygusal, fiziksel ve maddi anlamda etkilediğini belirtti. 

"Sağlıklı düşünemezler!"

İstifçilik problemi olan kişinin bir zaman sonra biriktirme eylemiyle ilgilenmekten evinden dışarı çıkamaz hale geldiğini anlatan Psikiyatrist Bağ, bu hastalığın en ileri seviyesinin çöpleri dahi atamamak olduğunu belirtiyor, şöyle aktardı: 

Çöpleri atamamak istifleme hastalığının ileri evresi olarak kabul edilmektedir. Bu durumda kişinin kendi hastalığı ile ilgili iç görü olmadığını göstermektedir. Yani sağlıklı düşünme yeteneğinin ortadan kalktığını göstermektedir.

Eşyalara bağımlığın çocukluk döneminde yaşanan duygusal sorundan kaynaklandığına dikkat çeken Psikiyatrist Bağ, "Erken çocukluk dönemlerinde maruz kalınan katı aşırı kuralcı aile tutumları, kötü çocukluk dönemi, çocukluk döneminde fiziksel ve psikolojik şiddete maruz kalma ve travma öyküsü sonraki dönemlerde karşılaşılan duygusal dengesizliklerin de sebeplerinden birisi" şeklinde konuştu

"Hastalık olarak kabul etmez"

Dispozofobi'nin tedavisinin önce bunun bir hastalık olarak kabul edilmesiyle başladığını aktaran Psikiyatrist Bağ, "Kompulsif biriktirme hastalığı olan kişiler genel olarak bu durumun hastalık olduğunu kabullenmez. Aksine bu kişiler biriktirdikleri şeylerin atılması durumunda rahatsızlık hissederler. Bu sebeple tedavi olmaya yönelik herhangi bir adımları yoktur. Genellikle komşuların şikâyetiyle tedaviye zorlanmaktadırlar. Tedavi edilmediklerinde çürüyen eşyaların durumu sebebiyle fiziksel hastalıklara maruz kalabilmektedirler" ifadelerini kullandı.

Hastalarının arasında "istifçilik" problemiyle gelenlerin sayısı oldukça az olduğunu belirten Psikiyatrist Bağ, "Genellikle yakınlarının şikâyetleri sonucunda çok da kabullenmeyerek gelen hastalarım var. Ayrıntılı görüşmeler sonucunda özellikle annenin katı kuralları ile büyüdüklerini ve bu nedenle şu anki şikâyetlerinin oluştuğunu fark eden hastalarımda iyileşme de başlamaktadır" dedi.

Bu tür rahatsızlıklarda kişinin mutlaka psikiyatri uzmanından yardım almasını öneren Psikiyatrist Bağ, "Her hastalıkta olduğu gibi, kompulsif biriktirme hastalığı olan kişilerde tanı bir psikiyatri uzmanı tarafından konulmalı ve gerekli tedavi düzenlenmelidir. Çünkü tanı konusunda uzman olmayan kişilerin yer alması tedavi seçeneklerini de güçleştirmektedir" diye konuştu.

Yorum yapabilmek için lütfen sitemizden üye girişi yapınız!
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.