İstanbul'un Büyükçekmece ilçesinde, Türkiye'yi sarsan bir soygun yaşandı.
Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı Emanet Bürosu'nda görevli zimmet memuru Erdal T.’nin uzun süredir işe gelmediği Cumhuriyet Savcısı’na bildirirken bunun üzerine Cumhuriyet Başsavcısı, görevlilerle beraber, emanet bürosu odası ve içindeki kasaları açtırdı.
ALTIN VE GÜMÜŞLERLE BİRLİKTE İNGİLTERE'YE KAÇTI
Yapılan aramada, yaklaşık 50 kilogram gümüş ve yaklaşık 25 kilogram altının kayıp olduğu tespit edildi.
Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla zimmet görevlileri Erdal T. ve diğer şüpheli Kemal D. hakkında yakalama kararı verilmiş, yapılan araştırmada zimmet memuru Erdal T.’nin 19 Kasım 2025 tarihi saat 08.22 sıralarında ailesiyle birlikte İngiltere’ye kaçtığı tespit edilmişti.
"BEN MALLARI SATTIM"
Diğer şüpheli Kemal D. ise bulunduğu adreste yakalanarak gözaltına alınmıştı.
Öte yandan şüpheli Erdal T.’nin, WhatsApp uygulamasında arkadaşlarına, "Ben malları sattım, Allah çarşınıza pazar versin." diye yazdığı öğrenilmişti.
"ONDAN BÖYLE BİR ŞEYİ HİÇ BEKLEMEZDİM"
Yürütülen soruşturma sürerken, adliyenin yanında bulunan kafeteryada esnaflık yapan Erkut Sunmak, "Erdal’ı tanırdım. Burada 27 yıldır esnafım. Adliye personellerinin çoğunu tanırım. Erdal, sabah-akşam geçerken uğrardı.
Özünde 10 numara çocuktu, çok da severdim. Hiç yakıştıramadım, ondan böyle bir şey hiç beklemezdim." dedi.
"ON NUMARA BİR ÇOCUKTU"
Yaşanan olayla ilgili şaşkın olduğunu söyleyen Sunmak, şunları kaydetti:
Benim bildiğim kadarıyla evli, iki tane de çocuğu var. Bir oğlu, bir kızı var, eşi öğretmen. Kendine yakışan adliye personelliği haricinde on numara bir çocuktu.
Altında arabası vardı. Adli emanette çalıştığını biliyorum. Erdal bana gelse dese, ‘Ağabey ne var hesabında para, ne var ne yok veririm. Kendisine güvenirdim. İşine sahip biriydi.